Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmaları (“ÇVÖA”) kapsamındaki serbest meslek ve benzeri faaliyetler için yapılan ödemelerle ilgili gelir vergisi tevkifatı bağlamında belgelendirme
26 Eylül 2017 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 4 Seri No.lu Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmaları Genel Tebliği ile serbest meslek faaliyetleri ve benzeri nitelikteki diğer hizmetlerin ÇVÖA uygulaması ile ilgili açıklamalar yapılmıştır. Konu hakkındaki notlarımız aşağıdaki gibidir.
Sözügeçen Tebliğde serbest meslek hizmeti ve benzeri hizmetlerin niteliği yerel mevzuat ve ÇVÖA mevzuatı açısından açıklanmıştır. Öte yandan ÇVÖA tarafı olan yabancı devlet mukimlerinin (gerçek veya tüzel kişi) hangi durumlarda Türkiye kaynaklı kazanç elde etmiş sayılacakları ve hangi durumlarda Türkiye’deki vergi sorumlularının sözügeçen hizmetler karşılığı bu yabancı devlet mukimlerine yapacakları ödemelerden gelir (kurumlar) vergisi stopajı yapacakları örneklerle açıklanmıştır. Ayrıca, bu konu ile ilgili olarak, belgelendirme ile ilgili yükümlülükler de getirilmiştir.
ÇVÖA tarafı olan yabancı devlet mukimi gerçek veya tüzel kişilere (dar mükellefler) Turkiye’deki hizmet alıcıları tarafından yapılacak serbest meslek faaliyetleri karşılığı ödemelerin gelir vergisi stopajı karşısındaki durumunun ek belgelendirme yükümlülüğü aşağıda dikkatinize sunulacaktır. Öte yandan, rutin belgelendirme (sözleşme, fatura vs.) herhalükârda olması gereken belgeler olup, ek belgelendirmeden kasıt ilerde değinilecek olan 1 ve 2 No.lu Formlar ve mükimlik belgeleridir. (Not: ÇVÖA tarafı olmayan devlet mukimlerine yapılacak ödemelere ilişkin vergileme yerel mevzuata göre yapılacağından, ek belgelendirme gerekmez ve bu nedenle Bültenimizin konusunu oluşturmaz).
1. FAALİYETİN TÜRKİYE’YE GELİNMEKSİZİN SUNULMASI
ÇVÖA’larında genel kural olarak, bir taraf devlet mukimi Türkiye’ye gelmeden hizmet vermiş ise, Türkiye’nin vergileme hakkı olmadığından, Türkiye’deki hizmet alıcısının sorumlu sıfatıyla vergi kesintisi yapması gerekmez (istisnai durum aşağıdaki Md.4’e bakınız). Bu nedenle, sadece bu hizmet sağlayıcıdan, gerektiğinde vergi idaresine ibraz edilmek üzere, vergi idaresine hitaben düzenlenmiş bir mukimlik belgesi alınması ve sorumlu tarafından muhafazası yeterlidir. Bu durumda sözügeçen Tebliğin ekinde yer alan 1 ve 2 No.lu Formların doldurulmasına gerek bulunmamaktadır.
2. FAALİYETİN TÜRKİYE’DE BİR İŞYERİ VEYA SABİT YER VASITASIYLA SUNULMASI
CVÖA’sında, taraf bir devlet mukiminin Türkiye’de serbest meslek veya benzeri faaliyetleri Türkiye’deki bir işyeri ya da sabit yer vasıtasıyla icra etmeleri durumunda, bu faaliyet gelirlerini vergileme yetkisi Türkiye’ye verilmiş ise, vergi sorumlusunun gelir (kurumlar) vergisi tevkifat yapması yerel mevzuata göre olacaktır. Bu nedenle, sorumlu için ek bir belgelendirme yükümlülüğü bulunmamaktadır.
3. FAALİYETİN TÜRKİYE’DE İFA EDİLMESİ VE FAKAT BİR İŞYERİ VEYA SABİT YERDEN SUNULMAMASI
ÇVÖA’sında taraf devlet mukimin Türkiye’de ifa edeceği serbest meslek ve benzeri faaliyet kazancının Türkiye’de vergilendirilmesi için belli süre(ler)de Türkiye’de bulunması şartına bağlı ise ve Türkiye’de hizmet alan bu sürelerin aşıldığı kanaatinde ise, yapacağı ödemelerden gelir (kurumlar) vergisi tevkifatı yapacaktır. Bu durumda vergi sorumlusunun ek bir belgelendirme sorumluluğu da yoktur. Ayrıca, eğer vergi sorumlusu, Türkiye’de icra edilen hizmetle ilgili olarak, sözleşmenin düzenlendiği tarihte veya ödeme yapıldığı sırada istihkak sahibi bu yabancı devlet mukiminin ÇVÖA kapsamında gelir (kurumlar) vergisi stopajına tabi olup olmadığında tereddüt yaşıyorsa (ÇVÖA belirtilen süreyi aşan sürede Türkiye’de kalıp kalmayacağı belli değilse vs.), yapacağı bu serbest meslek ödemelerinden stopaj yapmak zorundadır. Bu durumda da vergi sorumlusunun ek bir belgelendirme sorumluluğu yoktur.
Ancak, vergi sorumlusu yukarıda bahsedilen faaliyetin belli süreleri aşmadığı ve bu nedenle yapacağı ödemelerden gelir (kurumlar) vergisi kesintisi yapılmaması gerektiği kanaatinde ise ve fiilen de kesinti yapmayacak ise aşağıda belirtilen ek belgelendirme yükümlülüğüne tabi olur:
i. Yabancı ülke mukimi, Tebliğ ekinde yer alan 1 No.lu Formu eksiksiz olarak doldurarak hizmet alımına başlandığı tarihten itibaren 30 gün içinde vergi sorumlusuna vermelidir.
ii. Vergi sorumlusu ise, sözügeçen Tebliğin ekinde yer alan 2 No.lu Formu doldurmalıdır. Ve vergi sorumlusu bu sözügeçen 1 ve 2 No.lu Formları (Not: Tebliğ ekindeki bu Formlar Bültenimiz ekinde de gönderilecektir), varsa hizmet sözleşmesinin örneği ile birlikte, ödeme yapılmasından önce bağlı olunan vergi dairesine/malmüdürlüğüne vermesi gerekir.
iii. Ayrıca, bu yabancı ülke mukiminden mukimlik belgesi temin edilerek, sorumlu tarafından muhafaza edilmelidir.
Bu 1 ve 2 No.lu Formların verilmesi gerektiği durumlarda, uygulamada aşağıdaki kolaylıklar da dikkate alınabilir:
• Kısım kısım ödeme yapılması durumunda, 1 ve 2 No.lu Formaların bir defa, ilk ödemeden önce, vergi dairesine/malmüdürlüğüne verilmesi yeterlidir.
• Öte yandan, aynı dönemde vergi kesintisi yapılmaması gerektiğine kanaat getirilen birden çok hizmet alımı sözkonusu ise, vergi sorumlularınca tek bir 2 No.lu form doldurulması yeterlidir; bu durumda 1 No.lu Formu dolduran hizmet sunucularının isim listesi hazırlanarak 2 Nolu Form ekinde verilmesi gerekir.
Öte yandan, şu hususun özellikle dikkate alınması gerekir: Hizmet veya faaliyet süresinin uzaması, işyeri veya sabit yer açılması ve hizmetin buraya atfedilmesi gibi sonradan meydana gelen değişiklikler nedeniyle Türkiye’nin vergilendirme yetkisi oluşursa hizmeti alan, vergi sorumlusu sıfatıyla önceki dönemleri de kapsayacak şekilde vergi tevkifatı yapmak zorundadır.
4. TÜRKİYE’DE İFA EDİLEN FAALİYET KARŞILIĞI ÖDEMENİN TÜRKİYE’DEN YAPILMIŞ OLMASININ GELİR (KURUMLAR) VERGİSİ KESİNTİSİ İÇİN YETERLİ OLMASI DURUMU
Öte yandan, yine Türkiye’de icra edilen serbest meslek ve benzeri faaliyetle ilgili olarak; bazı ÇVÖA’larında ifa edilen hizmet süresine veya faaliyetin Türkiye’deki bir işyeri/sabit yer vasıtasıyla ifa edilip edilmemesine bakılmaksızın, sadece ödemenin Türkiye mukimi olan bir kişi tarafından veya böyle bir kişi adına yapılması veya ödemenin, bu ödemeyi yapan kişinin Türkiye’de sahip olduğu bir işyerinden ya da sabit yerden yapılması koşullarından en az birinin gerçekleşmesi tevkifat yapmak için yeterli olup, böyle durumlarda tereddütsüz vergi kesintisi yapılması tabiidir. Bu durumda sorumlu için ek bir belgelendirme yükümlülüğü de bulunmamaktadır.
4 Seri Nolu Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmaları Genel Tebliğinin Eklerine ulaşmak için tıklayınız.